Çarşamba, Şubat 26, 2014

Basit Tarif | Lazanya


Bugün sizinle en sevdiğim tarif olan Lazanya tarifini paylaşacağım. Ben ne zaman mutfak bana kalsa kendisiyle pek bir haşır neşir olurum :) Adındanmıdır bilinmez niyeyse çok büyütülür lazanya yapmak. Çok uzun zaman aldığı düşünülür. Halbuki tüm hazırlık süresi 45 dakika falandır maksimum.. (ve evet bu 45 dakika benim için kısa bir süre :) 

Her yiğidin yoğurt yiyişi farklıdır diyerekten ben nasıl yapmışım onu anlatacağım.

Ana Malzeme
Barilla Lazanya

İç Malzemesi
Yarım kilo yağsız dana kıyma
2 adet Havuç
2 adet ortaboy soğan
2 yemek kaşığı salça
1 domates
1,5 su bardağı su
Göz kararı tuz ve karabiber (isteğe göre başka baharatlar da eklenebilir)

Beşamel Sos
2 yemek kaşığı tereyağı
4 yemek kaşığı un
3 su bardağı süt
Taze çekilmiş karabiber
Bir çimdik tuz

Üzeri İçin
250 gr. rendelenmiş kaşar peynir

Önce kıymamızı yağsız kavuruyoruz, iyice kavrulup suyunu çektikten sonra içine doğranmış soğanları ve havuçları, salçayı, karabiber ve tuzunu ekliyoruz, soğanlar ve havuç ölünceye kadar kavuruyoruz, daha sonra içine suyumuzu ve rendelediğimiz 1 adet domatesi ekleyip kaynatıyoruz, kokusundan istediğiniz kıvama gelip gelmediğini anlayabilirsiniz.

İç harcımız pişerken hemen beşamel sosumuzu yapalım :)

Tereyağı ve unu kokusu gidene kadar iyice kavuruyoruz, daha sonra yavaş yavaş sütümüzü ekliyoruz - bu işlemi yaparken devamlı çırpalım - içine tuzumuzu ve karabiberimizi atıyoruz. Kıvamı puding koyuluğunda olacak, katı olursa biraz daha süt ekleyebiliriz, kokusundan piştiğini anlayacağız yine.

Beşamel sosumuzu da bir kenara attık, hafiften soğumaya bıraktık.

Bu arada bir tencerede su kaynatalım, kaynayan suya makarnaları atalım 1 dakika kadar bekletip, sudan alıp tepsiye yerleştirelim. (Ben küçük fırın tepsisinde yaptım tek katta 6 adet makarna kullandım bu durumda 5 katlı bir lazanya yaptım.) En alta bir kat yerleştirdikten sonra önce beşamel sosu sonra kıyma harcımızı makarnaların üzerine iyice yayıyoruz, aynı işlemi son kata gelinceye kadar tekrarlıyoruz. En üst kata sadece beşamel sosu ve rendelenmiş kaşar peyniri ekliyoruz(isteğe göre kekik de ekleyebiliriz), 175 derecelik fırında peynirler eriyip hafiften kızarıncaya kadar pişiriyoruz.


Yanında bir kadeh boğazkere ve göbek marul salata ile muhteşem bir uyum yakalıyoruz :) 

Afiyet olsun.

Salı, Şubat 25, 2014

Cilt Temizliği

Avene ürünlerini pek bir severim, özellikle güneş kremleriyle aram pek bir iyidir.
Yaklaşık 6 aydır Bioderma'nın H2O'sunu kullanıyordum cilt temizliği için, 500 ml' lik paketi bana tam 6 ay yetti. Bu sefer de dedim ki Avene' in düşük toleranslı ciltler için olan temizleme losyonunu bir deneyeyim...
Hepsiburada' dan verdiğim siparişim bugün elime ulaştı. 

Henüz kullanmadım ama kısaca bilgi vermek gerekirse parabensiz ve parfüm içermiyor, kokusu yok, kremsi bir yapıda... Kullanıp memnun olan ya da olmayan var mı?



Detaylı bilgiye buradan ulaşabilirsiniz..


Yüzüme  maske yaptığım zaman kendimi çok iyi hissediyorum, dün de kil maskesi yaptım. Ama bu sefer içine 1 çay kaşığı kadar da karbonat ekledim. Bu ara karbonatla pek bir haşır neşirim, saçımda, yüzümde, içtiğim suda her şeyde o var :) Tarifi basit 1 tatlı kaşığı kil, 1 çay kaşığı karbonat, bir kaç damla su kremsi hale getirecek kadar.

Ayrıca sizinle bir tarif paylaşmak istiyorum, bu tarifi ahretliğim Sinem keşfetti, denemeye değer diye düşünüyorum, bir de unutmayayım diye buraya ekledim :) Karbonatla yapılamayacak birşey yok gibi :) Hem içten hem dıştan temizliyor insanı..

1 çay kaşığı yaş maya,
1 çay kaşığı karbonat, 
10 damla su

Bütün malzemeleri karıştırıyoruz, yüzümüze sürüyoruz ve 15 dakika sonra ılık su ile yıkıyoruz. Bu maske ciltteki gözenekleri temizliyormuş ve bir süre sonra ciltteki lekeleri yok ediyormuş..

Ayrıca yine cildim için kullandığım bir ürün soda, 2 haftada bir soğuk sodayla yüzümü yıkıyorum, bir etkisi var mı bilmiyorum ama sanki cildi sıkılaştırıyormuş gibi hissediyorum.

Ayrıca Ajda Pekkan'ın güzellik sırrı da estetiklerin dışında, buzlukta dondurduğu limon suyunu yüzüne sürmesiymiş.. İlginç, denenesi...


Bir de bu arada Sinem çok güzel makyaj yapar, en kısa zamanda kendisinin videolarını çekmeye başlayacağım, Sinem duydun değil mi?

Perşembe, Şubat 13, 2014

Şampuansız Saç Yıkama 12. Gün | No-POO

Bügün noo-poo yöntemini uygulamaya başlayalı tam 12. gün :)
Çok uzun bir süre değil evet ama yine de sizinle şimdiye kadar olan düşüncelerimi paylaşmak istiyorum.
Öncelikle ilk yıkamadan sonra farkı hissettiğimi söylemeliyim, belki psikolojik belki gerçek ama saçımın kesinlikle daha temiz ve hafif olduğunu düşünüyorum. Ayrıca kendi dalgaları geri geldi, fön çekme ihtiyacı hissetmiyorum ve kesinlikle normalde 45 dakikada kurutma makinesiyle kuruttuğum saçım artık 10 dakikada kuruyor :)
Şu ana kadar saçımı 6 kere yıkadım son 2 yıkamadır saçım daha çabuk yağlandı ki okuduğuma göre saç kendi düzenini oturtup saça sağlık veren yağı oluşturduğu için normalmiş ve 4 hafta gibi bir sürede düzene girecekmiş. Yağlanmadan dolayı daha çok yıkama ihtiyacı hissettim bu da normal önceden nerdeyse hergün saçımı yıkardım bu düzene alışmam biraz zaman alıcak :)
Aşağıda son halini paylaşıyorum en son salı akşamı yıkadım.





Çarşamba, Şubat 12, 2014

Pratik Fikir | Kırılmış Pudrayı Tekrar Sıkıştırma


Dün sabah işe gelmek üzere makyaj yaparken bitmesine az kalmış en bi sevdiğim pudramı yere düşürdüm ve parçalara ayırdım. 
Napsam napsam diye düşünürken daha önceden bi kaç blogda gördüğüm tekrar sıkıştırma işini deneyeyim dedim.


Önce kırılmış pudramı bir kaba boşalttım, iyice ezdim bütün parça kalmayıp toz hale gelinceye kadar.


Daha sonra içine merhem kıvamına gelmesine yetecek kadar kolonya koydum, iyice karıştırdım.


Son olarak tüm karışımı kendi paketine döktüm, düzleştirdim ve kurumaya bıraktım.


Bu sabah aşağıdaki şekildeydi, kokladığımda yoğun bir kolonya kokusu vardı, kolonya kokusu beni rahatsız ettiği için bu kokuyla kullanabileceğimi sanmıyorum ama alkollü olduğu için bi kaç gün içinde  uçup gitmesini umuyorum :)


Pazartesi, Şubat 10, 2014

Pratik Fikir | Kuru Rimel İçin Ne Yapılır ?

İlk pratik fikir yazımın pek çoğumuz için çok işe yarayacağını düşünüyorum. 
Hayata Dair blogunun sahibesi Aycancımın instagramında paylaşması üzerine hemen denedim ve sizlerle paylaşmak istiyorum.
Yapılacak şey çok basit, kuru rimelin içine 2 damla badem yağını ekliyoruz, 15 - 20 dakika kadar sıcak su içinde bekletiyoruz. Rimelimiz her ne kadar eskisi kadar verimli olmasa da, bir kaç kullanımlık daha ömrü oluyor. 

Denemesi bedava :)

Perşembe, Şubat 06, 2014

Kitap

Selamlar herkese,
Bu aralar hayatımla ilgili çok radikal kararlar alma aşamasındayım. Gerçekleştirdiğimde bahsedeceğim bu konudan :) Umuyorum hakkımda hayırlısı olur, hepimizin hakkında hayırlısı olsun :)

Şubat ayının ortalarına yaklaşmışken, sizlerle okumak istediğim bir kaç kitap adını paylaşmak istiyorum...
Bu kitapların hiçbirini henüz alıp ta okuyamadım. Bakalım ne zamana kısmet olacak:)
Siz okudunuz mu?
Yorumlarınız neler?



 



Salı, Şubat 04, 2014

Konuk Yazar : SosyoPeri | Ürün Dibini Görme Projesi

Ürün Dibini Görme Projesiyle SosyoPeri Blogunun Sahibesi konuk yazarım, öncelikle kendisine bloguma konuk olduğu için teşekkür ediyyorum. Ve sizleri bizim için hazırladığı, projesini anlatan postuyla başbaşa bırakıyorum :)

“Ürün Dibini Görme Projesi” ndeki Clinique Makyaj Malzemelerim 
Merhabalar, ben sosyoperi bloğunun sahibesi Sosyo Peri. Hepimizin kullanmaya başlayıp sonra bi nedenle kenara koyduğumuz ürünlerimiz vardır. Ben bu proje kapsamında fark ettim ki kendi adıma bunun 2 nedeni olmuş hep; ya çok sevmişim ve bitmesin özel günlerde kullanırım diye ayırmışım kenara ve unutmuşum ya da sevmemişim ama atmaya da kıyamamışım bekletmişim. Bu ürünlerin arasında da pek çok Clinique makyaj malzemeleri var. Öncelikle Ece’ye beni konuk ettiği için çok çok teşekkür ediyorum ve başlıyorum bu proje kapsamına aldığım Clinique ürünlerinden bahsetmeye;

1) Clinique High Impact Mascara 01 Black / Rimel



Çok beğendiğim bir rimel… Kesinlikle tekrar alınabilecek bir ürün… Vaadlerini bir bir yerine getiriyor; kirpiklere hacim katmak, kalınlaştırmak… Tabi fotoğrafta artık bitmeye yüz tutmuş halini kullandım, zaten amacım da bitirip stoğumdaki rimellerime yelken açmak...

2) Clinique Blushing Blush Allık ( renk: Bashful Blush)

Her cilt tonuna uyabilecek bir allık bence.. Orta tonlu bir şeftali; açık tenliler daha hafif dokunuşlarla, koyu tenliler daha yoğun kullanabilirler. Pigmentasyonu orta karar ancak yetiyor. Bu allığı çok sevdiğim için bitmesin diye ayırmışım kenara:) Bitsin ki yenilerine başlayayım diye projeye aldım...

3) Clinique Cream Shaper For Eyes 01 Black Diamond (Göz Kalemi)


En en en sevdiğim göz kalemi:) Alırım tekrar ve tekrar ve tekrar :) Rengine bayılıyorum, siyah değil aslında daha çok füme... Sürümü yumuşacım ancak 1-2 dakika içinde sabitleniyor ve akma-bulaşma huyu yok :) İçinde mikro simler var, dumanlı göz makyajı için ideal, ayrıca göz kapağına far olarak bile kullanabiliyorsunuz.

4) Clinique Bottom Lash Alt Kirpik Maskarası

Yine çok başarılı bir ürün... Kullanana kadar pek ciddiye almıyorsunuz ancak kullandıktan sonra alışkanlık yapıyor. Alt kirpikleri tek tek ayırıyor, dolgunlaştırıyor, en ufak kirpikleri bile belirginleştiriyor.

5) Clinique Rouge İmpact SPF 15 #24 Nearly Violet, Nemlendirici Ruj
Beklentiniz kalıcı bir ruj ise size göre olmayabilir ancak nemlendirirken hafif bir renk versin ve dudak kusurlarımı belirginleştirmesin, ne parlatıcı kullanayım ne de dudak koruyuca ihtiyacım olsun diyorsanız siz de sevebilirsiniz :)


Sizin de kullanmayıp kenara kaldırdığınız ürünleriniz varsa bence bir gözden geçirin, belki de son kullanma tarihi yaklaşmış sevdiğiniz bir şeyler çıkar içinden :) Tekrar Ece'ye çok teşekkür ediyorum ve beni ziyaret etmek isterseniz de ; http://sosyoperi.blogspot.com.tr/ ; beklerim...Sevgiler...
  


Pazartesi, Şubat 03, 2014

Saç Bakımı | No-POO


Evet dün itibariyle bu tekniğe başladım, neden daha önce duymadım diye de üzülüyorum açıkcası...
Dün Sevgili Aner'in blogu Bir Türk'ün Hollanda ile İmtihani blogunu okurken karşılaştım bu no poo akımıyla.
No-POO saçı şampuansız yıkamak demek, yani kimyasal kullanmadan. Kullandığımız şampuanların kötü etkilerini eminim hepimiz bi dönem hissetmişizdir. Benim parabene alerjim var, ne yüz temizleme de ne şampuanlarda paraben içeren birşey kullanamıyorum. Yüzümü paraben içeren temizleme sabunuyla yıkayınca deli gibi hapşırıyorum ve gözlerim deli gibi akıyor, saçlarımda parabenli şampuan kullanınca ise saç diplerim deli gibi kaşınıyor.
Saç diplerimle ilgili sorunum da olduğu için özellikle şu son dönemde çıldırmak üzereydim. Ne kullansam fayda etmedi,zeytinyağlısından, defnelisinden, beyaz sabundan tutun da parabensiz bebek şampuanına kadar herşeyi denedim.
Ama saçımı bu teknikle yıkamayı ne okudum ne aklıma getirebildim... Olayın amacı saçı şampuanın ve kremin etkilerinden arındırmak, sonrasında ise sağlıklı ve canlı saçlara kavuşmak. İki gündür okumadığım yerli yabancı makale kalmadı. Ve inanın kullanan 1 kişi bile şikayetçi değil. En kötü ne olabilir, en kötü saçınız olduğu halde kalabilirmiş bu yöntemle. İyi etkileri ise kepeği önlüyor, yağlanmayı azaltıyor ve saç normal döngüsünde kirleniyor, kaşıntı ve döküntüleri önlüyor, saçı kalınlaştırıyor ve sağlıklı bir görünüme kavuşturuyor, ayrıca kesemize etkisi kesinlikle büyük :)

Uygulama;

1. aşama;
1 yemek kaşığı karbonatı 1 su bardağı ılık suyla karıştırıp eritiyoruz bu bizim şampuanımız. Saçımızı önce ıslatıyoruz sonra bu karışımı uygulayıp masaj yaparak saçımıza yediriyoruz ve duruluyoruz.
2. aşama;
1 yemek kaşığı elma sirkesini 1 su bardağı ılık suyla karıştırıyoruz bu bizim saç kremimiz. Saçımızın uçlarına eşit  miktarda yayıp bir süre bekletiyoruz (bu süre vücudunuzu yıkadığınız süre olabilir) ve duruluyoruz.

Bu ölçüler genel olarak normal saçlar için verilmiştir, eğer çok yağlı bir yapısı varsa saçınızın, karbonat miktarını arttırıp sirkeyi azaltacak, çok kuru bir yapısı varsa karbonatı azaltıp sirkeyi çoğaltacağız. Bu zamanla oturacak eliniz size gerekli olanı kendi kendine ayarlayacaktır zaten :)


Dün itibariye şampuan ve krem kullanmaktan tamamen vazgeçtim. Kendime de söz verdim elimi kolaya alıştırmayacağım ve her yıkamada bu yöntemi kullanacağım diye. İlk izlenimim kesinlike olumlu, eskisinden kötü değil kesinlikle, hatta parlaklığı açısından çok daha iyi.  İlk 4 hafta çok değişiklik yapmamakla birlikte bu süreden sonra olumlu değişiklikler farkedilebilir hale gelecekmiş.
Denedim göreceğim... Ve sizinle paylaşacağım :)

Şampuanlar da bir nevi deterjan ve içerisinde kanserojen olan ve olmayan zilyon tane bileşen içeriyor. Saçımızı yağdan kurtaralım derken kimyasala maruz bırakıyoruz ve saçımız dengesini bulmak için daha hızlı yağlanmaya başlıyor. Kısır bir döngü yani bir yerden temizlerken bir yerden saçımızı yağ üretmeye ve normal haline döndürmeye zorluyoruz, saçımız strese giriyor ve kendini salıyor diyebiliriz.
Kısacası bu yöntemle saçımızı arındıracağız ve detoks yapacağız ve çok sağlıklı saçlara kavuşacağız.
Bundan sonraki aşama ise sadece suyla yıkama. Ona daha yolumuz var :)

Pazar, Şubat 02, 2014

Makyaj Çantam | Gündüz Makyajı

Günaydın, neşeli pazarlar herkese :)
Ben şahsen mükemmel bir cumartesi yaşadım, o yüzden bu pazarı yorgun ama mutlu geçiriyorum:)
Bugünün konusu, Makyaj Çantam...Ben makyajımı evde yapıp çıkanlardan gün boyu yanına malzeme almayanlardanım:) Yanımda sadece Nivea' nın vişneli dudak koruyucusu olur. Ama eğer evde hazırlanamamışsam ve acil çıkmam gerekmişse, yanıma hemencecik bir makyaj çantası hazırlarım...





Çantamın içinde de günlük makyajım için olmazsa olmazlarımı mutlaka koyarım... Çok abartılı makyaj yapmam gün içinde, nadiren olsa bi bordo ruj sürmüşlüğüm vardır :)


1 - BeYu Concealer,
Bunu alalı neredeyse 9 ay kadar oldu. Bitmek bilmedi resmen. İlk defa bununla BeYu markasını denedim. Harika olmamakla birlikte günlük makyaj için kullanılır. 
2 - Sheseido Allık, No: PK304
Allığım neredeyse bitmek üzere, beyaz tenli olduğum için bu renk tam benlik oldu..
3 - TCA, Studio Make up Bronzer, No:BL007
Bronzer olarak daha önceden Clinique kullanıyordum, o bitince yerine bunu almaya karar verdim.
Kesinlikle tavsiye ederim. (TCA Tekin Acar'ın kendi markası)
4 - Missha BB Krem, No:21 
BB kremle tanışmam Missha sayesinde oldu, bu ikinci paketim.. Bu numara tam benim cilt tonum, ilk sürünce bi beyazlık oluyor, daha sonra cilt kendi tonuna dönüyor. Kapatıcılığı gayet iyi, ayrıca bir paket neredeyse 1 sene gidiyor.Kesinlikle tavsiye ederim.  
5 - Sephora Mineral Pudra No:26
Bu pudrayı Benefit Porefessional almaya gittiğimde satış sorumlusunun tavsiyesiyle aldım. Kapatıcılığı gayet iyi ve cildi sağlıklı bir tonda gösteriyor. Tek dezavantajı sıkıştırılmış olmaması, ama sıkıştırılmış olanı da var ben ilk defa deneyeceğim için daha uygun olanı olsun diye bunu almıştım. Tavsiye ederim.
6 - Collistar ınfinito Maskara / Siyah
Yaklaşık 7 aydır Collistar kullanıyorum. Şimdiye kadar Lancome, YSL, Estee Lauder ve Clinique markalarını kullandım. Ama kesinlikle bu maskaraya aşık oldum. Biter bitmez yenisini alacağım. Şiddetle tavsiye ederim.
7 - The Balm Overshadov
Bunu Gratis'ten The Balm'ın NudeTude Makyaj paletini alırken almıştım. İyi ki almışım.. Parlaklığı çok güzel, göz altında ya da üstünde çok rahat kullanılabilir. Tavsiye ederim.
8 - Clinique Almost Powder Make Up, No:02
En çok kullandığım pudram, kapatıcılığı güzel buram buram makyaj yapmışsın hissi uyandırmıyor. 
Tavsiye ederim.
9 - TCA, Studio Make up Far, No: ES08
Bu farı aldıktan sonra NudeTude u aldım. Gece makyaında çok kullanmıyorum. Gündüzleri gözümün üzerinde sedefli bi görüntü olsun istiyosam güzel bir ürün. Alınabilir.
10 - Loreal Gel Eyeliner / Siyah
Bununla ilgili yazımı burada bulabilirsiniz. Şiddetle tavsiye.. 
11 - Ecotools pudra fırçası,  Boyner allık Fırçası, Ecotools kesik uçlu far fırçası
Ecotools ürünleriyle de Gratis sayesinde tanıştım. Şimdiye kadar kullandığım en güzel makyaj fırçaları, kılları dökülmüyor asla ve yumuşacık kullanımı çok rahat.



1- Clinique Chubby Stick No:A81
Hediye gelmişti, çok doğal bir rengi var.  Günlük makyajımda severek kullanıyorum.
2 - Dior addict Gloss no:257
Bunu uyurt dışına çıkarken 3 lü set halinde almıştım. Diğer ikisi nerede bir fikrim yok. Ama buna bayılıyorum.
Kesinlikle tavsiye.
3 - Avon / Oxford Wine
Çok avon ürünü kullanmamakla birlikte, ilk defa rujunu denedim. Hafif yağlı bir yapısı var. Kalemle kullanıldığında daha güzel gözüküyor elbette. İstediğim kadife ton değil ama kullanılabilir. 


İşte bu da benim günlük makyaj çantam, bunu da bir mim olarak sayabilirsiniz isterseniz.
Sizin çantanızın olmazsa olmazları neler? Yazın, linklerini postumun altında yorum olarak paylaşın, tanımadıklarımızla tanışalım, çantalarımızda neler var hep birlikte bakalım :)